Ağaç Ev Sohbetleri tam tamına 205. haftasında. Blog yazarlarının aralarında tartışmaları için başlattığı bir etkinlik. Bloğunuz yoksa siz de yorumlarda fikrinizi belirtebilirsiniz! Bu haftanın konusu:
Bir süre sonra, öğrenciler evde bilgisayar ve televizyon ile eğitim görmek ve geleneksel olarak okula gitmek arasında tercih yapabilecekler. Hangisini tercih edersiniz?
Pandemi ve depremler yüzünden yüz yüze eğitimin yanı sıra uzaktan eğitim almak zorunda da bırakıldık. Bu yüzden ben genel olarak Türkiye şartları altında iki durumunda yararları ve zararlarından, tecrübelerimden bahsetmek ve sonra genel düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Yüz Yüze Eğitimin Yararları ve Oluşturabileceği Sıkıntıları
Yararları
⇢Sosyal Becerilerin Gelişmesi: Tabii ki en önemli ve yararlı maddesi sosyalleşme olacaktır yüz yüze eğitimin. Öğrenciler birbirleri ve öğretmenleriyle sürekli bir etkileşim halinde olacağı için hem anında, hızlı cevaplar alacaklar, problemlerini daha hızlı çözecekler, hem de ekip çalışması gibi etkinliklerde bulunabilecekler. Ayrıca bir topluluk önünde konuşma, sunum yapma gibi etkinlikler de insanın sosyal becerilerini geliştirmeye yardımcı olacaktır.
⇢Kaynaklara Kolay Erişim: Kütüphane, laboratuvar ve kimi ekipmanlara kolay erişim sağlanması büyük bir avantaj. Öğrenme deneyimini zenginleştirmede kesinlikle etkili.
⇢Öğrenme Ortamı: Yüz yüze sınıflar, disiplinli bir ortam sağlayarak dikkat dağıtabilecek unsurları en aza indirir ve konuya odaklanmayı sağlar.
Oluşturabileceği Sıkıntılar
⇢Ulaşım: Okuduğu okuldan uzakta yaşayanlar için en büyük sıkıntı olabilir, üstelik ulaşım ücretleri ülkemizde bu kadar artmışken.
⇢Yerleşim: Yine ekonomik kaynaklı sorunlardan biri ülkemizde. Kiralar uçmuşken, hele bir de öğrenciler sanki para kazanıyor gibi üniversite çevresindeki daireler çok daha pahalıyken öğrencileri daha çok, kötü koşullarda ki ve çoğunluğunun kötü görevlilerden oluşan yurtlarda kalmaya itiyor.
⇢Daha Yüksek Maliyet: Aslında yukarıda bahsettiğim iki madde de bu madde kapsamı altında. Bu iki madde dışında yine şehir içi ulaşım, ekstra yemek, ev alışverişi gibi durumlarda çoğu öğrenci için sıkıntı.
⇢Zaman Kısıtlayıcı Olması: Belirli saatlerde okulda olmak durumu öğrencinin farklı türdeki -ailevi olabilir, kendi hobileri olabilir- sorumluluklarını kısıtlayabilir.
⇢Sağlık ve Güvenlik: Maalesef ülkemizdeki en büyük sıkıntılardan biri daha. Yemek zehirlenmeleri özellikle İstanbul'da çok oluyor. Yine yurtlardaki eşyalar sağlam olmayabiliyor.
⇢Kalabalık Sınıflar: Bana göre en fazla 20'den fazla olan sınıfların çok verimli olduklarını düşünmüyorum. Öğrenciler ihtiyaç duydukları kişiselleştirilmiş destek alamayabilir.
Uzaktan Eğitimin Yararları ve Oluşturabileceği Sıkıntıları
Yararları:
⇢Zaman Esnekliği: Belirli bir plan yaparak, dersleri istenilen zamanda izlemek öğrencilere büyük bir zaman tasarrufu yaratır. Diğer sorumluluklarına zaman ayırabilmek gibi. Ayrıca öğrencilerin en verimli zamanlarında çalışabilme imkanı sağlar. Kendimden örnek vermek gerekirse sabah 7-12 arası en verimli olduğum vakitler ve uzaktan eğitim de derslerime hep o zaman bakmak benim için büyük bir avantajdı.
⇢7/24 Erişim: Uzaktan eğitimin en büyük avantajı bu olsa gerek. Yukarıdaki maddede bahsettiğimin yanı sıra öğrenciler videoları tekrar tekrar izleyebilir ve anlamadığı kısımları anlama ya da pekiştirme fırsatı bulurlar.
⇢Düşük Maliyet: Yüz yüze kısmında bahsettiğim ulaşım, yerleşim, ekstra yeme-içme maliyetinin olması hem öğrenciler hem aile için büyük bir avantaj.
⇢Çevre Temizliği: Bu öğrenim şekli aslında insanlar dışında doğaya da büyük bir katkı sağlıyor. Çünkü daha az taşıtın çalışmasına ve çevre kirliliğinin azalmasına neden olur.
Zararları
⇢Teknoloji Gereksinimleri: Özellikle köyde ya da ilçelerde yaşayan öğrencilerin çektiği bir sıkıntı. İnternetin düşük hızda olması ya da internetin olmaması en büyük sıkıntı uzaktan eğitim için. Ya da derslere erişilebilecek herhangi bir aygıtın bulunmaması.
⇢Sınırlı Sosyal Etkileşim: Eğer ders canlı ve öğrencilerin katılımı ile gerçekleşiyorsa iletişim daha sağlıklı olabilir ama yine de yüz yüze eğitimdeki ile aynı verimlilik sağlanamayacaktır. Özellikle grup işbirliği gibi fırsatlar azalacaktır.
⇢Öz Disiplin: Bazı öğrenciler için uzaktan eğitim oldukça zor olabilir. Zamanı ayarlama, eğer ders zorunluluğu yoksa katılım gibi. Bu durumlar öz disiplin gerektirir ve öz disiplin bir karakter meselesi ya da sonradan öğrenilebilir. Başlarda uyum sağlayamama da bunun içindedir.
⇢Teknik Sorunlar: Alınan dersin sitesinde teknik sıkıntılar yaşanabilir. Çökme, açılmama vs. gibi. Bunlar bazen birkaç gün bile sürebilir. Mesela bizim üniversitede çevrimiçi sınav yapılacağı zaman sorun çıkmıştı ve iki gün sonraya ertelenmişti.
Genel Düşüncelerim
İkisinin de kendince iyi kötü yanları var ama genel olarak baktığımızda ben yüz yüze eğitimi her türlü tercih ederim uzaktan eğitime. Bunun nedeni benim okul/kampüs ortamını sevmem ve arkadaşlarımla beraber olabilmek.
Fakat ilk okul, orta okul ve üniversitede kimi bölümlerin tamamen uzaktan olabileceğine olasılık vermiyorum ben. İlk okul ve orta okul insanın gelişmesi, dış hayatı öğrenmesi için kritik bir nokta. Üniversite de tıp, mimarlık gibi bölümler tamamen dışarıdan nasıl öğrenilebilir zaten?
Yine de uzaktan eğitimi kimi koşullarda kötü görmüyorum. En iyi seçim, bireyin özel ihtiyaçlarına, öğrenme stiline ve hedeflerine bağlı olacaktır. Bazı öğrenciler, hem uzaktan hem de yüz yüze eğitimin özelliklerini birleştiren hibrit bir yaklaşımı en uygun seçenek olarak görebilir. Mevcut seçenekleri değerlendirmek ve kişinin koşullarına ve tercihlerine en uygun olanı seçmek gerekir.
***
IG: @kayipfisilti
Katıldığım Ağaç Ev Sohbetleri tartışmalarını görün
Kaynaklar: 1. Resim: Deviantart | 2. Resim: pxfuel
Ben uzaktan eğitimden yanayım. Tabii teknik olarak herkesin benimki gibi çöktü çökecek değil sağlam, iyi çalışan bilgisayar ve modemlerinin olması gerekiyor:))benim gibiyse bilgisayarları olmaz. Okulun bence tek avantajı sosyallik, çocuklar tanışır, kaynaşırlar hatta okulda tanışıp evlenenler oluyor.
YanıtlaSilEvet, ortalama bir bilgisayar ama sıkıntısız bir internet gerekiyor :)
SilTeşekkürler yorumunuz için...
Bazen geç farkındalıklarımız ya da "Ah keşke" diyerek başladığımız zamanlarımız oluyor. Gene de telâfi edilebilen her zaman dilimi kayıp sandıklarımızı kazanca dönüştürebiliyor. Ve bir kez daha anladım ki yaşamın hangi çizgisinde olursak olalım bizim gençlerden öğreneceğimiz çok şey var.
YanıtlaSilHarika bir blog. İnanın çok büyük keyif alarak dolaştım, her bir köşeyi inceledim. Düzeninize, planlamalarınıza, fotoğraflarınıza, seçimlerinize hayran oldum. Yürekten kutlamak isterim, iyi ki blog dünyasına adım atmışsınız.
Katıldığınız konuda öyle isabetli saptamalarınız var ki. Her satırı düşünerek okudum. Son paragrafta konuyu çok güzel toparlamışsınız. Düşüncelerinize içtenlikle katılıyorum. Ancak gene de benim gönlüm yüz yüze eğitimden yana. Ana sınıfından yükseköğretime kadar her düzeyde Eğitim- Öğretim kurumlarında mesleğini seven, gerçek anlamda" İyi İnsan " yetiştirmek isteyen, çağdaş, donanımlı öğretim elemanlarının yerinin kolay kolay
doldurulamayacağını savunuyorum. Çocuk ve gençlerimizin hele son yıllarda sağlıklı, objektif düşünceli, tutarlı çok iyi rol-modellere ihtiyaçları var. Karşılıklı iyi bir etkileşim ve güvenli, umutlu bir gelecek için keşke bir Eğitim Reformu sağlanabilse ...
Sevgiyle.
Hoş geldiniz bloğuma, beğenmenize çok sevindim, çok teşekkür ederim:)
SilYorumunuza kesinlikle katılıyorum. En sağlıklısı bence de yüz yüze eğitim. Ama mesela problemli bir çocuk varsa, okulda ciddi sıkıntılar yaşamışsa ya da okuldan soğumuşsa, psikolojisi düzelene kadar uzaktan okutulabilir. Ben daha çok bu tarz şeyleri düşünerek kimilerine uzaktan eğitimin daha sağlıklı olacağını düşündüm.
Çok teşekkür ederim tekrardan yorumunuz için:)
kampüs hayatı mutluluk de mi yaaa :)
YanıtlaSilKesinlike. Özellikle büyük bir kampüse sahipsen en iyisi. Selçuk Üniversitemizin kampüsü oldukça geniş, ağaçlarla dolu, yazı kışı ayrı güzel olurdu :)
SilKarşılaştırmalı olarak bir döküm yapman güzel olmuş. Bende kendi adıma yüzyüze eğitimi tercih ederim her zaman.
YanıtlaSilYüz yüze eğitimin yerini hiçbir şey tutmaz bence. O sınıf ortamı çok farklı :)
YanıtlaSil