Aspendos Antik Tiyatrosu, Su Kemeri ve Köprüsü
Antalya'nın tarihi zenginlikleri arasında belki de en büyüleyici olanı Aspendos'tur. Bu antik şehir, özellikle Roma döneminden kalma tiyatrosuyla ünlüdür ve bize tarihin derinliklerinde bir yolculuk sundu. Aspendos, M.S. 2. yüzyılda Romalılar tarafından inşa edilen muazzam tiyatrosuyla günümüzde bile hala ayakta duruyor.
Aspendos'un en bilinen yapısı olan tiyatro, inanılmaz derecede iyi korunmuş olmasıyla dikkatimizi çekti. 15 bin kişilik kapasitesi ve akustik mükemmeliyeti, antik dönemde olduğu gibi bugün de oldukça büyülüyor. Tiyatronun bu denli iyi korunmuş olmasının ardındaki hikaye de etkileyici. Rivayete göre, tiyatronun yapımında görev alan mimar, dönemin kralı tarafından kızına talip olan iki kişi arasında düzenlenen bir yarışmaya katılmış. Kral, kızını en muhteşem yapıyı inşa edene vereceğini söylemiş. Mimar, Aspendos Tiyatrosu'nu öylesine harika bir şekilde inşa etmiş ki, kral tiyatrodaki yankıları duyduğunda kararını vermiş ve kızını mimarla evlendirmiş.
Aspendos'a geldiğinizde sadece tiyatro değil, şehrin diğer kalıntıları da sizi bekliyor. Özellikle Roma su kemerleri, Aspendos'u besleyen antik su yollarının hala ayakta kalan görkemli kalıntılarıdır. Ayrıca şehirdeki agora, bazilika ve hamam kalıntıları da Roma döneminin günlük yaşamına dair ipuçları veriyor.
Aspendos'u ziyaret etmek için en uygun zaman ilkbahar ya da sonbahar olmalı. Yazın sıcaklıklar oldukça yüksek olabilir, bu yüzden sabahın erken saatlerinde veya akşamüstü ziyaret etmek en iyisidir. Yani bizim gibi ağustosun en sıcak günlerinde öğlenin tam üçünde orada olup kendinize işkence etmenize gerek yok. Ayrıca bu tiyatro hala kullanılıyor. Zaman zaman düzenlenen klasik müzik konserlerine de denk gelebilirseniz gidebilirsiniz!
Aspendos, sadece bir turistik cazibe merkezi olmanın ötesinde, tarihin derinliklerine açılan bir kapı gibi. Tiyatronun taşlarına dokunduğumda bu taşların binlerce yıl öncesine tanıklık ettiğini hissetmek, beni zamanda yolculuğa çıkardı. Her adımda Roma'nın ihtişamını, her yankıda tarihin sesini duydum.
Zeytintaş Mağarası
Aspendos'un kalıntıları arasında bir yarım saat daha ilerleyip Zeytintaş Mağarası'na vardık. Buraya giden yol da gerçekten çok güzel. Hoş bir kanal suyunun yanından giderken Aspendos'un kalıntılarına rastlamaya devam ediyoruz. Köprüyü ve su barajını görüyoruz. Sonunda mağaranın olduğu yere çıktığımızda bizi garip bir durum karşılıyor. Mağara kilitli ve kimsecikler yok. Aşırı yüksek sesle televizyon sesi geliyor, malum kişinin sesi tüm ormanda yankılanıyor, öyle fazla açılmış yani. Merak ediyoruz niye kimse yok. Bağırıyoruz, ediyoruz, ne bir ses ne bir kapalı olduğuna dair uyarı var ki bugün kapalı değildi kontrol etmiştik.
Etrafımıza bakınırken acaba tek bir adam var da mağaranın içinde birilerini mi gezdiriyor diye düşünüp bir süre bekledik. Neredeyse yarım saat orada geçirdikten sonra tam dönecektik ki mağaradan çıkanlar oldu. Tam tahmin ettiğimiz gibi tek bir kişi çalışıyormuş ve ziyaretçileri gezdiriyormuş. Mağaraya giriş paralı olduğundan da kilitlemiş. Bana bu durum rahatsız edici geldi. En azından bir uyarı falan konulmalıydı. Neyse, ücreti kişi başı 20TL idi. Mağaraya girdik fakat mağarada resim çekmek yasaktı. O yüzden dışarıda çektiğim resimleri paylaşıp mağaranın içi için sitesine yönlendireceğim sizi.
Bunların dışında pazartesileri kapalı mağara. İçi oldukça küçük ama etkileyici. Öyle özellikle gidip görülesi bir yer değil ama Aspendos'a ya da yakınlarına geldiyseniz uğrayabilirsiniz. Mağaranın özellikleri ve resimlerini görmek için: Antalya.tc | Zeytintaş Mağarası
zeytintaş ı görmemişim not aldım saool :)
YanıtlaSilNe güzel bilgilendirmişsin. Fotoğraflara ayrı bayıldım. :)
YanıtlaSil