Keloğlan Mağarası

Toroslar’ın eteklerinde, doğayla iç içe saklı bir masal diyarı… Denizli’nin Acıpayam ilçesinde yer alan Keloğlan Mağarası, hem doğal güzelliği hem de ismini aldığı efsaneyle ziyaretçilerini büyülüyor. Üniversiteden arkadaşlarım şehrimi gezmeye geldi ve ben de onları seve seve gezdirdim. Denizli'de gezdiğim çoğu yer blogla zamanında oynarken silinmiş mi emin değilim ama Keloğlan Mağarası'nı yazmıştım önceden gibi hatırladım. Bulamayınca madem tekrardan gitmişim yazayım dedim yazmadıysam da silindiyse de...





Keloğlan Mağarası, Denizli il merkezine yaklaşık 60 km uzaklıkta, Acıpayam ilçesine bağlı Dodurgalar Mahallesi sınırları içerisinde yer alıyor. Mağaraya ulaşım oldukça kolaydır; özel araçla gelenler için tabelalar yol boyunca yönlendirme yapıyor. Yol asfalt ve büyük oranda düzgün, benim gibi doğa severler için de yolculuk başlı başına bir keyifli olacak.



Keloğlan Mağarası, yaklaşık 15.000 yıllık geçmişi olan doğal bir oluşumdur. Sarkıt, dikit ve sütunlarıyla dikkat çeken bu mağara, karstik kalker yapısının milyonlarca yılda oluşturduğu harikalar arasında yer alıyor. 2003 yılında turizme açılmış ve güvenli yürüyüş yolları ile ışıklandırma sistemiyle ziyaretçilerin rahat gezebilmesi sağlanmıştır.



Buranın bir de efsanesi vardır. Bir zamanlar bu bölgede yaşayan, saçı hiç çıkmamış bir genç varmış: Keloğlan. Çevresindekiler onu hem saçı olmadığı için alaya alırmış hem de pek ciddiye almazlarmış. Bir gün, canı çok sıkıldığında dağlara vurmuş kendini ve şans eseri bu mağarayı keşfetmiş.


Mağaranın içi o kadar huzurluymuş ki Keloğlan orada uyuyakalmış. Uykusu öyle derin, öyle uzun sürmüş ki… Uyandığında bir tuhaflık fark etmiş: Saçları uzamış, yüzü değişmiş, bambaşka biri olmuş! Aynada kendini tanıyamayacak kadar yakışıklıymış artık.


Köyüne döndüğünde kimse onu tanıyamamış. Eskiden dalga geçtikleri bu genç şimdi hem bilge hem de güzel biriymiş. O günden sonra halk mağaraya "Keloğlan Mağarası" demeye başlamış. İnanç odur ki, mağarada geçirilen zaman şifa, gençlik ve içsel değişim getirir.



Keloğlan Mağarası doğa yürüyüşü ve keşif açısından rahat ama dikkat isteyen bir rotadır. İşte yanınıza almanız gereken bazı şeyler:

-Rahat yürüyüş ayakkabısı: Mağara zemini kaygan olabilir.

-Hafif bir mont ya da hırka: Yaz aylarında bile içerisi serin olabilir.

-Su ve atıştırmalık: Çevrede fazla market seçeneği yok.

-Fotoğraf makinesi ya da telefon: Mağaranın içi ve çevresi harika kareler sunuyor!



Eğer Denizli'ye yolunuz düşerse, sadece Pamukkale değil, doğanın sessizce anlattığı bu taş masalı da dinlemeyi ihmal etmeyin. Keloğlan Mağarası, hem doğa hem de kültür meraklıları için unutulmaz bir durak!



Instagram: @kayipfisilti

Tüm gezi yazılarımı görün.

Denizli'de gezdiğim tüm yerleri görün.

Mağara gezi yazılarımı okuyun.

5 yorum:

  1. Bu yazıyı ben de hatırladım :) Yani yazmıştın ama silinmiş midir bilmiyorum. Yeniden yazman hoş olmuş. Fotoğraflar da çok hoş. Denizli de hoş bir yer, bir gün gezip görmek isterim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O zaman silinmiş kesin, aradım blogda baya da, yok:) Teşekkür ederim. Denizli küçük bir şehir olmasına rağmen şaşırtıcı derecede fazla ve güzel tarihi ve turistik alanı var. Mutlaka gezilmeli, görülmeli. :)

      Sil
  2. acıpayamda çameli kanyonu var. bir dahakine de ona gidin yani :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gittim oraya da, çok güzel. Blogda o da vardı ama gitmiş... :)

      Sil

×